Chat n° 066 - Tarih: 08 mart 2002

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg'e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.

 

[] Kaptan aiberg_ nickiyle bağlandı

<> Slm & Slm Hoş geldiniz aziz hocam

<> Selam Selam hocam

 

slm ve slm candaşlar.

"Aradığınız yönde tüm hatlar doludur, lütfen yeniden arayın diyen bir anons ile uğraşıyordum.

 

<> slm ve slm

<> ey sevgili hoşgeldiniz

 

Sevgililer merhaba.

Bugün itibariyle ne yapalım? Yine konu seçimi yapalım. Evrenin gizlerini, gizemlerini bir yoklayalım hele...

 

<> siz bilirsiniz hocam

<> soru sorabilir miyim hocam

 

Elbette soru için buradayım. :)

 

<> haniflik islamın, islam hanifliğin neresinde veya diğer dinler?

<> dr. konu Kadınlar olsun. Kadınlar ; Annelerimiz, bacılarımız, kızkardeşlerimiz olsun konumuz

 

Evet bugün dünya kadınlar günü.

Hepsine varım. Kesinleştirilmiş bir konu yapalım. Ya da sırayla yanıtlayalım.

 

<> Dünya Kadınlar Günü Dolayısıyla "KADIN" Konusu

<> Yusuf suresi tam kadınlara göre hocam

<> Evet, bir de Kuran ve Hanif din çerçevesinde Kadınlar

<Guest> Hocam kadınlarla tokalaşmak haramdır diye bir şey yok değil mi?

 

Önce haniflik mi islam içinde islam mı haniflik içinde sorusuna yanıt alalım.

1. İslam PAY; Haniflik PAYDADIR. 1/2 gibi, ya da 1/n gibi... EN AZ olmak kaydıyla ayetler bize "İslam üzerine ölünüz" buyurmaktadır. Bu birinci imandır.

Ama iman edenlerin bir daha iman etmesi gereği: Payda yani  E S A S  olan HANİF dindir.

Çünkü tüm göksel (Semavi, kitaplı) dinler İslamdır.

Her Hanif islamdır a m a, fakat, ve lakin, Ama her müslüman HANİF değildir.

Bu kısa yanıt yettiyse, kadınlar gününe geçebiliriz.

Kadınlarla tokalaşmak soruluyor Guest'lerimizden biri tarafından.

Haramlar ve helaller, ha keza farzlar vacibler, günah-mübah, sevab vb.nin TEK ve biricik kaynağı KUR'AN'dır. (=Allah sözü)

Yani Kur'an'dan helal ve haramlar çıkarımsanabilir ve başka bir yol ASLA yoktur. (Allah'a şirk olur)

Örneğin ayet şöyle der: "Namazda Kur'andan kolayınıza geleni okuyunuz" (Kıraat ediniz).

Bu ayetten "Kıraat=Namazda okumak FARZ" deriz ve bunun aksini söyleyen din dışı kalır.

Ayete yeniden göz atalım: KIRAAT namazın 12 farzından biridir. Bu farzı dosdoğru uygulamayan da din dışına itilir. (Namazı iade ile terslenir)

Örneğin ayette, "KUR'AN'DAN KIRAAT EDİNİZ" diyor, Kur'an'dan okuyacaksınız. Sübhaneke, Ettehıyyatü vb. okunursa, Kur'an'dan olmadığı için NAMAZINIZ MAUN ile yüzünüze çarpılır.

Farz olan, namazda Kur'an'dan okumaktır.

 

<> hocam kuranda rabbenaları buldum, yani okuyabiliriz?

 

Rabbena atina ve rabbenağfirli'yi TIPATIP bulman gerekir. "Allahümme rabbenağfirli veli valideyye ve lil mü'minine..." diye TASTAMAM bir ayet göstermen gerekecek.

 

<> yalnız rabbenağfirli diye başlıyor

<> "Bi rahmetike ya erhamerrahimin" de yok

<> 14-İbrahim/41: Rabbenağfirli ve li valideyye ve lil mü'minine yevme yekumü-l hisab

 

"Allahümme" yok gördünüz mü?

Devam ediniz, arkasını yazınız lütfen.

 

<> Velivalideyye velilmüminine yevme yekumul hisab

 

Tamam.

Şimdi Rabbena atina'yı bulunuz.

 

<> Hocam o ayet içinde geçiyor

 

Rabbena Atina'yı o ayet içinden alıp bulunuz. Çünkü söyleyeceklerim çok önemli.

 

<> Nerde olduğunu hatırlamıyorum

 

Yok ki, Yama biçiminde kullanılmakta.

Allahümme bir yerden Rabbenağfirli bir yerden. Rabbena Atina bir kombinezon oluşturulmuş.

Sübhaneke değişik kombi'lerin bir araya ilahi biçiminde toplanması hatta celle senaüke bazen kullanılan bir kombinezon.

Ettehıyyatü (Oturduk) lillahi (Allah ile dizdize)... bunun yerini gösteriniz.

Bu işleri ekstremlerde arayacağımıza, Kur'an'dan kolayımıza geleni okuyalım.

 

<> tahiyyat kuranda hiç yok

 

Diğerlerini de selam verip namazdan çıkınca "Amin" diye dua ederken okuyalım. Rabbenaları ve sübhaneke'yi... Bunlar namazı bozar, DUA'yı bozmaz elbette.

 

<> Müzzemmil 20

 

Evet müzzemmil-20.

 

<> hocam ve kul rabbi zidni ilma?

 

O bir bölümdür. İlla ki onu okuyacaksan, başına "Kul, " eklenerek, "Rabbi zıdni ilmi" demelisin. Kul Rabbi Zıdni İlmi biçiminde kabul olur.

 

<> ok

[] 20-Taha/114: Fe tealallahul melikul hakk, ve la ta'cel bil kur'ani min kabli en yukda ileyke vahyuhu ve kul rabbi zidni ılma

<> Dr. yeri gelmişken Müzzemmil 20'nin ne kadarı Müzzemmil'e ait?

 

Namaz bölümü Medenidir ve Mekke'de inen müzemmile ait değildir. O konuda [Z] sana link verecektir. Çünkü daha önce yazmıştım bunu.

 

<> 2-Bakara/201: Ve minhüm mey yekulü rabbena atine fid dünya hasenetev ve fil ahırati hasenetev ve kına azaben nar

 

Evet! Püf noktasını yakaladınız. Eğer "Ve minhüm mey yekulü rabbena atine fid dünya hasenetev ve fil ahırati hasenetev ve kına azaben nar" derseniz yani başına "Ve minhüm mey yekulü" korsanız Rabbena atina olacaktır. Söylemek istediğim buydu.

Ayrıca bir başka önemli nokta da şu:

Rabbena atina ve Rabbenağfirli İKİ ayrı yerde geçen İKİ AYRI pasajdır. Yani birbirinin devamı, yaması değildir.

Bunları namaz içinde ardarda okumayınız. Selam verip namazdan çıktıktan sonra okuyunuz. Önemli olan NAMAZI bozmamaktır.

Nitekim

"Ve minhüm mey yekulü"

Yekulü Kul'den geliyor: De ki anlamında.

Kul (De ki) Rabbi Zıdni İlmi ile dikkat ederseniz AYNI öneki aldı...

Bunlar çok ÖNEMLİDİR. En iyisi kolayımıza gelen bir ayeti okumaktır. Riske etmeden... Diğerleri ise namazın dışında okunabilir, çünkü dua kapsamındadır.

 

<Guest> Haklısınız

 

Özellikle "Kul" (Hüvellahü ehad gibi) başlayanları KOLAYIMIZDAN kabul etmekteyiz.

Böylece FARZ'ın dosdoğrusunu ve sakıncalı olanını size iletmek için bu konuyu açmıştım. Bundaki amacım, bir kadının eli sıkılırsa/tokalaşılırsa haram mıdır? [sorusuna cevap vermekti.]

Haramları da Kur'an denen tek mercii belirler. Belirteç Allah'ın sözü ve değişmez hükmüdür. Kur'an'da haramlar bellidir. Tek kelimedir: Harame ve hurrema.

Mesele domuz eti haramdır.

 

<z> 6-En'am/150: Şunu da söyle: "Allah şunu haram etmiştir diye tanıklık edip duran şahitlerinizi getirin" Eğer tanıklık ederlerse sakın onlarla birlikte tanıklık etme! Ayetlerimizi yalanlayanlarla ahirete inanmayanların keyifleri ardınca gitme! Onlar, kendi Rab'lerine başkalarını denk tutuyorlar.

 

Ve [Z] da yazdığı gibi, Haram olmayanı haram etmek, EBEDİ CEHENNEMİ SATIN ALMAKTIR.

Domuz eti haramdır. Helal diyen dinden çıkar.

Bunun gibi İçki, kumar ve faloklarından UZAK DURULMALIDIR, Ama bu üçüne HARAM diyen Allah'ı hiçe sayarak bir şirk gibi "Bu da benim haramım" demiş olur ve dinden çıkar.

Örneğin içkiliyken ibadet edilir. (Oruca niyet edilir, namaz kılınabilir vb.) (Zekat verilir, kelimei şehadet getirilir vs.) Eğer müptelası olunmuş ise druglar'ı da kullanarak Hacc edebilir.

 

<> İyi de dr bu üçünden uzak durun deniyorsa bu helal kullanın yapın anlamı hiç taşımaz? İstenmediği çok açık ve net

 

Bunların dozajına bağlı olarak, şeytan pisliği olduğu da açıktır.

 

<> 66-Tahrim/1: "Ey Peygamber! Allah'ın sana helal kıldığı şeyi, eşlerinin hoşnutluğunu isteyerek neden haramlaştırıyorsun?"

<> Peygambere bile bu yetki verilmemiştir.

 

Evet peygamber kendi sünnetini Allah'a şirk koşamaz. Sünneti Muhammedi ile Sünnetullah asla düello edemezler... Resulullah bu ayetle azarlanmıştır ve notu kırılmıştır.

İçkiliyken namaz kılınabilir. Ama SARHOŞKEN kılınamaz.

 

<ö> ALLAH SÜNNETİNDE DEĞİŞİKLİK ASLA OLMAZ

 

Evet sevgili [Ö] asla... (Haniflik ilkelerinden birincisidir)

 

<ö> evet

<> sarhoşluğun ölçüsü nedir peki?

 

Sarhoşluğun ölçüsüne girmeden önce, içkiye ahkam kesmenin faciasını anlatmak isterim.

Allah dileseydi domuz eti gibi bir kerede yasaklardı. Fakat içkiliyken namaza izin veriyor, Sarhoşken de vermiyor.

Bu Allah mantığına göre "İçkiye  H A R A M 'dır" diyen DİNDEN ÇIKAR.

Helal midir?

Şeytan pisliğidir...

Fakat ALLAH'tan daha çok bilmeye kalkışmayalım... Alim ve Hakim (Hüküm veren, yasa koyucu) sadece ALLAH'tır...

İçki içilmesin. Şiddetle karşıyım.

Ama içilmesin kelimesini ya da sarhoşken namaza durmanın bile HARAM olduğunu söylerseniz, Resulullah'ın eşleriyle aynı fecaate ve afete uğrarız.

İsmen=Uzak durmak, fakat HARAM kelimesinin kendisi değil.

İsmül Kebir=Büyük günah'tır. Büyük HARAM demek değildir.

Haram=Haramdır, başka bir ikinci kelimeyle anlatılmaz Kur'an'da.

Meyye, hımar ve faloklarıyla ilgili ayeti lütfen yazar mısınız? Kumar-İçki-cindarlık yani...

 

<> Maide 90-1

 

Evet onu yazalım ltf.

 

<> 5-Maide/90: Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.

 

Arapça bilenleriniz işbaşına:

Şarap (Hımar) zaten yanlış kelime. Aslı tüm uyuşturucular ve sarhoşluk vericiler demek, beyni örten demek.

Konu bu değil. Diyelim ki içki olsun, sonra Kumar, fakat (Arapça bilenleriniz hemen görecektir) Falokları (Cincilik)  Ş E Y T A N  pisliği diye geçmektedir. Çünkü tümünü değil, SONUNCUSUNU kapsamaktadır.

 

<> evet, Dr.

<> 5-Maide/90: Ya eyyühellezıne amenu innemel hamru vel meysiru vel ensabü vel ezlamü ricsüm min ameliş şeytani fectenibuhü lealleküm tüflihun

 

(Arapça gramerciler buraya yorumlarını atabilirler. Yani arapça bilenleriniz ile konuşabiliriz.)

Fal oklarıyla bildirilen ŞEYTAN PİSLİĞİ'dir.

Ve "Meyye" ne demektir? Bilen var mı? (Kuşkusuz bilen vardır.) Ayette "Meysır" diye geçiyor.

 

<> fakat hocam maide 3 haram kılıyor fal oklarını.

<> Maide3... dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanan hayvanlar ve fal oklarıyla kısmet (şans) aramanız size haram kılındı. Bunların hepsi doğru yoldan çıkmaktır...

 

Ve Tefsir kurbanı oluverdik şimdiye kadar...

O sonuncusu,

 

<> Hafızayla mı ilgili?

 

(Kur'an cinlere de indirildi, Resulullah cinlerin de peygamberidir)

CİNLER için ve insanlardan CİNLERE sığınıp da gelecekten haber almaya çalışanlara ve büyü yaptırmak için başvuranları kapsamaktadır.

Kumar kelimesi ise "Evdeki bir masa etrafında yemek yiyenler" sayısınca kumar sayılıyor. Fakat toplu bir bahsi müşterek ve kur'a bunun içinde değil.

(Kooperatif kurmak, yardım sandığı oluşturmak, kura ile kooperatif mallarını saptamak, Eğitime, beden eğitimine ve hazineye yararlı olacak milli piyango vb. de bir katkıdır ve toplu bir bahsi müşterektir.)

O halde Kur'an arapçasını ÇOK İYİ BİLENLERCE tevil yapılmalıdır.

Örneğin:

Aşr (on) asr (Yüz) diyordum.

Rekat=2 ve Zekat=12 diyordum

Cemaat (En az iki)

Cum'a (Cuma cemaati 40 kişi).)

Demek ki dar alanda oynanan (Örneğin dört ya da 6, 8 vb.) kumar Bahsi müşterek değildir, Kur'an'da bildirilen KUMAR bahsi müştereksizdir, istenmeyen odur...

(Çay parasına oynanan kağıt oyunlarını kumar saymıyoruz, dostluk maçı o.)

Kelimeleri ayırt etmemiz gerekiyor. Milli Piyango'nun eğitime ve beden terbiyesine katkısı günümüze kadar 46 milyar $ usd'dir. Az mı? Okullarda spor sahalarını yapan Spor toto vb.dir.

 

<ö> selam selam [Hg] hocam

<Hg> selam selam

<v> hoşgeldiniz

 

Elbistanlılar'ın tümü burada hazır oldu. ;)

 

<> evet

 

Beni de Elbistan'lı yapmayı unutmayınız.

 

<> yaptık hocam

 

:))

 

<> siz zaten hemşehrimizsiniz

 

Aldım ve kabul ettim.

 

<> inş

<> Elbistan Nedir Hocam? Merak etmemek Mümkün değil

 

Elbistan (K.Maraş) ve Urfa (Bazı kazaları). G.Antep (Kilis) bunlar Hz. İbrahim'in tek tek dolaşıp kaldığı ikamet ettiği yerlerdir. Muhtemel mezarı da Libas diye bilinmektedir. Mübarek topraklardan biridir. Hz. İbrahim'in kaldığı kentlerden biridir. (Sonuncusu Mekke'dir.)

İlk İbrahim milleti Harran ve Libas'da oluştu.

Babil'de ise hemen hemen hiç bir taraftar bulamadı İbrahim atamız.

Babil, Kureyş vb. her zamanki gibi TERSLİKLER ile doludur.

Bugün de babilonya (Ve nineve=Ninova) birer harabedir.

Hz. İbrahim'in Afşin yöresinde madencilik yaptığı da söylenegelmiştir.

 

<> Hz. ibrahim ırakta kalmış olma ihtimali var mı hocam...

 

Evet Babil ve Nineva zaten Irak'da. (Kuzey Irak'da seladin denen eyalette.)

 

<> tşk.

 

:)

Konu dağılmasın diye HARAMLARI erteleyeceğiz ve sonra tartışacağız. Bugün önemli olan Kadınlarla tokalaşılabilir mi? Haram mıdır?

Kur'an'da haramlar sayılırken böyle bir şey YAZMIYOR.

Tek başvuru kaynağımız Kur'an olduğundan bunu artık tartışamayız bile...

(Hiçbir şeyin eksik bırakılmadığı Kur'an'da herhalde karşıt cinsler arası tokalaşmanın HARAMI atlanmış, pas geçilmiş olamazdı.)

Bunu sadece Şafii ve Hanbeli mezhebi söylemiştir. Yani mezheb fikridir.

Şafiilikte anne, kızkardeş, özkızınız, halanız sizin abdestinizi bozuyor...

(!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!)

Şafiilik ve Hanbelilik kadın için "Necis=Pislik" diyor. (Açıkça ilmihallerinde yazılıdır) Erkek cenazeyi 50cm; kadını ise 85cm derine gömdürüyor. Gerekçesi şöyle: "Kadın pisliktir, cesedi bile çok kokar!"

Şimdi bizim chat-room'daki Doktorlara soruyorum. İNSAN (Kadın ve erkek değil) cesedi EŞİT HIZDA bakteryel dezentagrasyona uğramaz mı?

 

<> evet

<drM> doğru

 

Bu durumda kadını aşağılayan ve hatta incest paranoyalar kokan bu sapık mezheblere hak mezhebi falan demeyelim.

Köpek=Şeytan diye yazıyorlar ilmihallerine.

Bunlar islamdan değildir, bidattır, inanılmamalıdır.

Ne demek yani, Ben annemin elini öpeceğim ve ABDEST alacağım. Ne demek bu????????? Kızım benim elimi öpecek ve namaz abdestim bozulacak ha!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Bırakalım bu işleri artık.

Yezidiliğin dört mezhebi var. (Aslında Malikilik ve Hanefilik mezheb değil, mezhebleştirilmiş, öyle sunulmuştur.)

Süfyaniliğin iki mezhebini bize HAK MEZHEBİ diye yutturdular. Ve de yuttuk!

Hep Ebu Süfyan-Muaviye-Yezid kazandı... Hep ehli beyt kaybetti.

Biz Sünni mezhebdeniz, Hak mezhebindeniz, Ötekiler de kızılbaş alevi. Onlar mum söndürüyor, karanlıkta...

Bence Şafiilik adına düzmece olan "Annemin eli şehvettir, abdest tazelenmelidir" diyenler mum söndürüyor...

Biz hak mezhebiyiz...

Şafii ilmihalinde şöyle yazıyor: "(Anne-bacı-hala-teyze vb.)den sonra tokalaşanlar namaz abdesti alırlar, TERCİHAN BOY ABDESTİ" almalıdırlar. "Eğer sizi yanlışlıkla bir köpek yalarsa, BOY ABDESTİ ALMANIZ GEREKİYOR".

Buyrun hak mezheblerimizi...

 

<a> Türkiye'deki Bektaşiler için; geceden sabaha dek mum yanacak değil ya, tabii ki söndürecekler de zenginlerin getirdiği yiyeceklerden ihtiyacı olan ihtiyacı kadar torbasına dolduracak, kimse onları görmeyecek, bu yüzden mum söndürülürdü

 

Biliyorum [A]... Edebali bu işleri böyle yaptı.

Ve o ayeti anımsadınız mı? "İntikamlarını aldılar." Şuara suresinin en sonuncu ayetleri... Orada bildirilen Edebali veyyezid'dir.

 

<> 26-Şuara/221: Şeytanların kime ineceğini size haber vereyim mi?

<> 26-Şuara/222: Onlar, günaha, iftiraya düşkün olan herkesin üzerine inerler.

<> 26-Şuara/223: Onlar, (şeytanlara) kulak verirler ve onların çoğu yalancıdır.

<> 26-Şuara/224: Şairler (e gelince), onlara da sapıklar uyar.

<> Şuara-225: Onların her vadide şaşkın şaşkın dolaştıklarını ve gerçekte yapmadıkları şeyleri söylediklerini görmedin mi?

<> 26-Şuara/226: Ancak iman edip iyi ameller işleyenler, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar müstesna

<> 26-Şuara/227: Haksızlık edenler, hangi dönüşe döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.

 

"Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar müstesna; haksızlık edenler, hangi dönüşe döndürüleceklerini yakında bileceklerdir".

Oradaki kelime "Haksız iftira atanlara karşı İNTİKAMlarının alınacağı" yazılmıştır.

(Dünyada yani tarih boyunca.)

Şafii, Yezidi vb. de "haksızlık edenler, hangi dönüşe döndürüleceklerini yakında bileceklerdir", bunu öğrenecektir.

"Şeytanların kime ineceğini size haber vereyim mi?"

Şeytanlar "ŞEYHİ olmayanın ŞEYHİ ŞEYTANDIR" diyen ŞEYHLER üzerine inecektir.

Allah ve kulu arasına girmeye çalışanlara ŞEYH denmektedir.

Onlar Laik ilişki olan direkt ALLAH>>>>KUL bağından nefret ederler. Günah çıkarmaya yeltenmiş müslüman papazlarımızdır.

Şeytanlar onların üzerine iner:

"222: Onlar, günaha, iftiraya düşkün olan herkesin üzerine inerler."

"223: Onlar, (şeytanlara) kulak verirler ve onların çoğu yalancıdır."

Bunlar ŞEYH-tanlar idi.

Bir de Allah ile birlenen, Allah'ı gözüyle gören, Allah'ın bizzat kendisi olan ve Allah ile konuşan Tasavvuf süfyani softaları (Nirvanacı şairler) onlara da "224: Onlara da sapıklar uyar."

Onlar mürşidi kamil dümenleriyle köy-vadi gezerler, bal kaymak yerler, altın-servet biriktirirler. Görevleri gezip kandırmaktır:

"225-226: Onların her vadide şaşkın şaşkın dolaştıklarını ve gerçekte yapmadıkları şeyleri söylediklerini görmedin mi?"

 

Ama bu şairlerin dışında şairler var: Edebali'nin değil; Yesevi'nin şairleri: Yunus Emre, Bektaş, Celaleddin Rumi vb.

Onlara Edebalı iftira attırdı: Yunus Emre Alevi mum söndürücü oldu. Bektaş ise ayyaş, sarhoş edildi. Celaleddin Rumi için ise "Homoseksüel" dedi Edebalıciler.

Fakat Osmanlı hanedanına inat Osmanlı ORDUSU  T A M   T E R S İ  idi. "Hu diyelim Hacı Bektaş Veli adına Hu!" diyordu mehteran...

"Ancak iman edip iyi ameller işleyenler, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar müstesna; haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir".

İşte onlar intikamlarını aldılar...

İsterseniz Anti-Demokratik olduğumu söyleyin ama ORDUMUZ devlete karşı muhteşem bir denge, bir sübop, kazanın patlamasını önlüyor. İran, Afganistan ve Arab olmamızı önlüyor.

Ne derseniz deyiniz. Ben orduyu fonksiyon olarak seviyorum. Yanlış politikalar daha MGK'da baştan refüze ediliyor.

Hani Erbakan'ın başbakanlığında ilk resmi ziyareti hiç iplenmediği ve alay edildiği Kaddafi'ye idi... İlk resmi yemeği de tüm oy verenlerin çobanı 100 ŞEYH'e idi...

Eğer Ha-vet'lerimden birine şuna inansaydınız, derdim ki: "İnsan ve kadın haklarını mahveden, kendi devrimini Pakistan'a da ihraç etmek üzereyken" İslamın imajını nefretlik hale getiren şu Süfyanist Afganistanlıyı sindiren ve Afgan halkına özgürlüğü getiren ABD'dir.

Çünkü "Siz neyin şer neyin hayır olduğunu bilemezsiniz" ayeti uyarınca bunu söylüyorum.

Evet dün kadınlar günü kutlandı. Etnik ve mezheb savaşları TEMELLİ kalktı. Afganistan artık eskisi gibi değil. ABD bir sürçü lisan ederek Afganistan'ı kurtardı demek yerinde olacaktır.

ABD'nin AB'nin ve Siyonizmin hiçbir politikasını tasvib etmiyorum. Ama biliniz ki kırk yılda bir balık tuttu ABD.

Eğer geleceği -ah bir bilseydiniz- Afganistan'ın KARASANCAKLILAR safına geçecek kadar DOSDOĞRU bir yola girdiğini de görürdünüz.

 

<> İnşaALLAH

 

Karasancaklılar ki Mehdi'nin süper kuvvetleri... Yenilmekte olan Mighty'nin son ümidi. Kafkaslardan, Batıdan ve Afganistan kuzeyi dahil Orta asya'dan (Araplar yanlış olarak bu bölgeye Horasan diyorlardı, Orta Asya kelimesini bilmiyorlardı, çünkü haritalama yetenekleri yoktu.)

Horasan içindedir Afganistan.

Ve tarihin bu başını (Zülkarneyn iki başını tutar) tutan bizler de burada KARASANCAKLIYIZ, böyle biline...

 

<> Ordu tam bahsettiğiniz gibi şeyler yapıyor. siz anlattıkca şaşırıyorum ben. bu belki de kaderin şevki

 

Ben bugüne kadar hiçbir hükümete ve devlet organına güvenmedim. Tek güvencem (1960 hariç) sonraki dönemdeki Ordu oldu. 1960'daki o idamlar ordunun yüzkarasıdır. Ama ordu o gün bile PAŞAM dediği İsmet İnönü'nün emrinde gibiydi. "Çizmeleri giy paşam" diyordu.

İnönü ordu adına konuşuyordu: "Sizi BEN bile kurtaramam" diye.

Himmetdede olayını da kendisi düzdü. Düzmeceydi. Asker 1960 ihtilali için "İnönü"den  İ Z İ N  aldı.

 

<> Atatürk infaz emrini mareşala vermişti ama öldürmedi mareşal inönüyü...

 

Evet ve Aga Cemal Gürsel 150 gün KOMADA yatarak, Tıb rekoru kırdı. (Dr.larımız bilirler koma 1-2 gündür. Ya ölürsünüz ya da dönersiniz.) Gürsel'inki bitkisel hayat değildi, UZUN BİR KOMA idi... Akıllara ziyan.

 

<> :)))

 

Yahu nereden nereye geldik. Konu "Kadınlar günü" değil miydi? "Kadınların tokalaşmasıyla" başlamıştık. Haram değildi.

Bende bilim adamlığı var ya, benim bazı manyak denemelerim vardır.

Kendimi bir kadın yerine koydum: Önce pazara gitmem gerekiyordu. Semtin pazarına giderken isteyerek ya da istemeyerek 155 kişi ile çarpıştım. Pazarcı parayı elime sayarken ya da naylon torbayı elime tutuştururken elime değiyordu.

Otobüse bindim tam altı erkeğin arasında dikili kaldım. Yüzlerce kere elime "Erkek eli" değdi... Metroya binerken ve ani frenlerde erkeklerin üzerine uçup, ayrıca düşmemek için tutundum. Bana uzatılan ellere tutundum.

Üniversiteye gittim. Harala gürele öğrencilerle ister istemez değip duruyorduk. (Okulları bilirsiniz, zıvanadan çıkmış gibidirler.)

Sonra gün bitti. Yeniden erkek oldum (Zaten erkektim, ruhen kadını yaşadım) ve çağımızda KADINLARA dokunulmaz, tokalaşılmaz safsatası bir hayaldir. Pratiği yoktur. Pabuç alacak kadın. Erkek tezgahtar oturmuş önünde ve giydiriyor. Kuafördeki erkekler de öyle, saçlarla meslekleri gereği oynuyorlar. Folklorda kızlar erkekler elele oynuyorlar.

 

<> Erkek doktora gitmiyor / gönderilmiyor kadınlar...

 

Evet ama hipokrat yemini (Ve de Avecena yemini) tıbda cinsiyet farkı dinlemez.

İbni sina "bir doktorun herkese ve bundan öte VETERİNER olarak hayvanlara da yardım etmesi gerektiğini" bildiriyor.

Bazı hastanelere kadın doktoru koymuşlar (Mesture) ve de nöbetçi Acil'de... Sarhoş geliyor alkol komasında yüzlerce promil alkol.

"Ben buna el sürmem" diyor. Hastabakıcı baksın diyor. Hastabakıcı taşı gediğine koyuyor: "Siz hangi ERKEK hastaya baktınız ki? Bunu da sarhoş bahanesiyle geçiştirdiniz!"

Adam haklı... HEMŞİRE hastayı en mahrem yerine kadar yokluyor, pansumanını yapıyor, hastayı alkol ile temizliyor, gereksiz tüylerini traş ediyor, bunlar ne olacak şimdi? Cehennemde yanacak mıyız?

 

<dr> Bazı beyazbaşörtülü meslektaşlarımız kasıtlı olarak bakmıyorlar: Hipokrat Yemini etseler de

<AK> Selam ben [AK]'in eşiyim kadınlargünü kutlu olsun

 

Selam Bayan AK. Sizin de kutlu olsun. Beni ANNEM doğurdu. Bugün aynı zamanda ANNELER günüdür. Beni ablam büyüttü, bugün Ablalar günüdür. Bana babaannem baktı, Teyzemin yazlığında kaldım. Kızım ben 80 yaşındayken beni sırtlayıp tuvalete götürdü (vs. Bunlar örnek sadece)

Bugün kadınlar günüdür. Anneler, teyzeler, halalar günüdür. Beni bir erkek değil; beni BİR KADIN doğurdu.

Bugün kadınlar günüdür. Eli öpülesi kadınlar günüdür. Bırakın kadınların elini öpeyim. "Haramdır dokunamazsın" demeyin bana! Ellerini öperim tüm kadınlarımızın, 7-77.

 

<> Ben de şahsen odadaki tüm bayanların arkadaşlarımızın hanımlarının, annelerinin, kızlarının, kadınların gününü kutlarım

<> Tşkler

 

Yılda bir kez de olsa Kadınlar günü denmiş. Yarın yine unutulacak... Yine onları sanal alemde diri diri gömeceğiz.

İbrahim babamız kadınlara çok önem veriyordu. Zaten ANNE sevgisini (Öksüzdü) ararken  A L L A H  arayışına girmişti. 13 yaşındaydı ama ARŞ'ı sallıyordu.

Sara ve Hacer, iki hanımına çok düşkündü. Hatta Hacer için "Kızkardeşim" gibi bir laf bile etti. (7 anlamı var, bu konuya girmeyelim şimdi.)

 

<> Biraz tuhaf bir laf değil mi

 

1 dk. telefon.

Bu arada yeni sorular hazırlar mısınız? (Kadınlarla ilgili olmalı.)

 

Ben de geldim.

Leo bizi bugün özel gün nedeniyle rahatsız etmeyecekmiş. Telefonda öyle söyledi. Ben de onun kadınlar gününü kutladım ve teşekkür ettim. Belki de barışırız kimbilir? Gerçi hiç tanımıyorum ama bugün saldırı maldırı yok.

 

<> onun yeri burası...

 

Evet onun yeri burası. Bizi rakibane değil, dostane kazanmalı.

 

<> Süfyanistten dost, Siyonistten post olmaz, dermişim.

 

İyi dermişsin. ;))))

 

<> Bence de :)

<dr> Uzmanlık sınavına gireceğim için erken yatmam gerekiyor. Hepinize hayırlı geceler. Allah ikra dediği için çalışmam gerekli.

 

Başarılar dr. Dualarımız sizinle. :=)

 

<dr> Sağolun, dualarınıza ihtiyacım var

 

En sevdiğim şey dua etmek. İmkansızı bile, hem de bile bile, isterim Allah'tan.

 

<> Muvaffak olursun ALLAH İnşa [dr]

<dr> Hepinize teşekkürler

 

Başardın mı BİZLERİN başarısıdır bu. Bizimki de senindir.

 

<dr> Sağolun

 

Soru var mı?

 

<> seçilmişlerin nesli neden kız çocuklarından devam ediyor?

 

Evet seçen mekanizma KADIN oluyor.

 

<> Hz. İbrahim iddia edildiği gibi 100 yaşında evlenmiş olabilir mi... (kaynak peygamberler tarihi)

 

İbrahim döneminde 100 yaş şimdiki 60 yaş gibiydi. Erkeğin bir andropozu olmadığından ve sürekli androjen üretimi yapıldığından heryaşta çocuk sahibi olması olasıdır.

Nuh 600 yaşındaydı Tufan sırasında, dedesi ona "Çocuksun" diyordu. Adem 950 yaşında vefat etti. Ebedi çocuktu ve hiç büyümedi... Ebediyen de büyümeyecek. (Safiyullah asla büyümez hep çocuktur.)

 

<k> bugün soruları hanımlar sorsun...

 

Evet, [K]'nin dediği gibi bugün soruları hanımlar sormalı.

 

<> Eşim Soruyor: Kadınlar Gereken Saygıyı niye görmüyorlar?

 

Anaerkil düzenlerde (Batı aleminin tamamı ve Türklerin tamamı) hep saygı görür. Han'ın yanında Hatun (Kadın) yani kraliçe  E Ş İ T 'tir. Karluk, Sabır, Saka türklerinde Kraliçeler bile vardır. Tek başına orduyu yönetenler. (Sakalarda Tomris=Demir kız gibi.)

 

<P> erkekler neden 4 tane eş alabiliyorlar?

 

Ayet geleceğe dönüktür:

Erkeklerin bir VEYA (ev) 2 veya 3 veya 4'er kadın alabileceğini bildiriyor. Daha önce de bir değinmiştik.

Mesela şu anda Almanya, Beneluks ve Skandinav ülkelerinde 2 kadına bir erkek düşüyor. Bu refahçı toplumlarda KIZÇOCUK doğumu oranı yükselişine bağlı bir durum.

Doğu yarıkürede kadın-erkek nüfusu eşit iken, batı yarıkürede (Refahçı olduğundan) kadınlar lehine bir fazlalık var. Danimarka resmi rakam olarak bir ara iki buçuk kadına bir erkek düşüyor dedi.

Bu refah ve konfor arttıkça üçe-bir, dörde-bir oranında bir grafik çizecek. Bu demografik bir grafiktir.

O gün tüm kadınların "Anne olmak ya da eş sahibi olmak" gibi doğal haklarına ve KENDİ isteklerine uygun olarak erkeği tek bir poligami Mighty'ye de ters gelmiyor.

Allah katından ŞİMDİLİK bize yapılan tavsiye ise şudur:

"Sizin için hayırlı olan bir tek EŞ'tir (Monogami) Çünkü siz adaletle aralarında denge kuramazsınız"

Ayet böyle, [P]. En iyisi bir tek eştir. (Bu Allah'ımızın fikridir.)

 

<P> Evet anladım efendim

 

Gelecekte, bizzat hanımlar yürüyüş yapacaktır "Poligami için".

Şimdi böyle bir şeye gerek yok. Ama gelecek çok çılgındır.

 

<> gelecekten bahsedin biraz lütfen

 

Dünyanın beşte dördüne yakınını elinde tutan VALKYRİE (Amazon yönetimi gibi) çok önemli görevlere sahip:

Mesela şimdiki müslüman nüfusu kadar insan kolonilerde yaşayacaktır. Bunların üçte-ikisi kadın. Hatta daha fazlası...

Tıb erkek bebek adayı spermleri seçmekle birlikte her nedense yine de kadın nüfusu artacaktır. Medeniyet beraberinde kızbebek doğumunu artırarak getiriyor. Kızbebek adayı spermler inanılmaz dayanıklı. (Gelecekte çekimsiz ortamlarda kadınlar daha dayanıklı.)

Kolonilerde radyasyona karşı da kız bebekler dayanıklı oluyorlar. Düşüklerde erkek bebek 7 aylıkken bile yaşama şansı az iken 6 ve hatta 5 aylık kız bebekler yine kuvözde yaşıyorlar.

 

<> Yerçekimsiz ortamda cenin gelişiminin mütasyon etkisi giderebilecek mi yoksa mutant türler olacak mı hocam gelecekte?

 

Mutasyon 300 yılda fazla bir değişiklik göstermiyor. Sadece kolonilerdeki yaşamlarda vücut belirli bir değişikliğe uğruyor.

Uzayda doğumda boy yerdekinden birkaç cm daha uzun oluyor. Daha narin oluyor. Ama dünyaya indiğinde, agorafobi oluşuyor. Düşmeye korkuyor. Tutunarak merdivenleri iniyor vb. vb.

Ayda çekim 1/6 dünya oranında. Mars da dünyadan küçük. Uzayda ise dönen dairesel ya da küresel kentler tercih ediliyor. En dışı dünya G değerinde iken, içe doğru bu oran uzaklığın dördüncü kuvvetiyle orantılı değişiyor.

Ağırlıksız ortamda vb... kızbebek oluşturacak sperm güçlü, yani erkek bebek oluşturacak spermler hem başları küçük hem de yarışta kolay pes ediyorlar. vs. vs. (Ayrıntılar doktor hanifdaşlarımızın işi.)

Şu kadarını biliyorum ki, Dünya nüfusu tıbba rağmen, tüp bebek ve dışarıda modül rahimlere rağmen, KADIN nüfusuna doğru büyüyecektir.

(Arılar da kısır dişiler değil midir?) Yani bey arılar kıymete binecektir. Erkekler karaborsa olacaktır. (Espriydi canım, hemen alınmayın)

Kur'an her çağın kitabı, dolayısıyla o KOLONİ dönemindeki erkek nüfusunu da veriyor.

Mesela Kureyş suresini yazar mısınız?

 

<> 106-Kureyş/1: Kureyş'i alıştırıp ısındırdığı için

<> 106-Kureyş/2: Onları kış ve yaz yolculuğuna alıştırdığı için

<> 106-Kureyş/3: Bu evin Rabbine ibadet etsinler!

<> 106-Kureyş/4: O ki, onları doyurup kurtardı açlıktan ve kendilerini güvene çıkardı korkudan.

<> 106-Kureyş/1: Li iylafi kurayş

<> 106-Kureyş/2: İylafihim rıhleteş şitai ves sayf

<> 106-Kureyş/3: Felya'büdu rabbe hazelbeyt

<> 106-Kureyş/4: Ellezı at'amehüm min cuıv ve amenehüm min havf

 

Sağolun...

Nasıl ki Adiyat=Beygirgücü, Tayrün Ebabile=Filo düzeninde uçan uçaklar ise, Fil=Tank ve koloni mekanikleri, işmakineleri ise, Kureyş de  K o l o n i l e r 'i vermektedir 7. anlamında.

İlk koloni Dünyanın öteki yarısını ısındıran, geceyi loş biçimde aydınlatan 40 bin nüfuslu Wembing dev yerleşim kentiydi.

Ondan sonrakiler de bunu izledi.

150 bin nüfuslu Wembass (Wembase)

Toplam iki buçuk milyon nüfuslu diğerleri: Wembingo, Wembonus, Wembassy.

Bunlar güneş ışığını topluyorlar ve dünyanın karanlık öteki yarısına gönderiyorlar. Karanlık yarıküre alaca karanlıktan daha iyice aydınlatılıyor.

En önemlisi de ışığın olduğu yerde (Işı fotonlarıyla) ısı fotonları atbaşıdır. Sokaklar aydınlandığı kadar soğuk bölgeler de ısınacaktır. (Sera etkisi şeklinde değil, lokal olarak Laser kalkanıyla bir kentin kubbesi işaretlendirilip ısıtılacaktır.)

Ve Mighty ile onu izleyecek olan Messiah (Mesih) bu uydulardan en önemlisi en korunmuşu olan GRACE'de yer alacaklardır.

1. "Kureyş'i alıştırıp ısındırdığı için"

Grace(land)ı ısıtıp ışıttığı için

2. "Onları kış ve yaz yolculuğuna alıştırdığı için"

Merkür'e doğru kolonilere YAZ; Mars'a doğru KIŞ deniyor. (Isıtmada ve aydınlatmada GÜNEŞ ETKEN ve ETMEN)

3M (Üç majisyen) için "Yukarıdaki Kâbe" var. (Kabe'nin izdüşümü gibi, bu konuya da sonra girelim, karışmasın.) (En azından ASIL Kâbenin YUKARI KALDIRILDIĞINI bir yerlerden okumuşsunuzdur.)

3. "hiç olmazsa onun için bu Beyt'in (Kabe'nin) Rabbine kulluk etsinler!"

Ve tüm koloniler bugün düşünüldüğünün tersine çok güvenli bir teknolojiye sahiptirler.

4. "O ki, onları doyurup kurtardı, açlıktan ve kendilerini güvene çıkardı korkudan"

 

(7 anlamından biri Kureyş=Greys ve koloniler dönemi. Kolonilerin başlangıcı da Yasin 41-42. ayetler vb.)

 

<> 36-Yasin/41-42: Onlara bir delil de: Soylarını dolu gemiyle taşımamız ve kendileri için bunun gibi daha nice binekler yaratmış olmamızdır.

 

Kureyş=Grace ama niye?

Çünkü: Kur'an'ın indiği ilk arapçada G harfi vardı. Kötü kabile Kureyş KAF (Kalın K ile yazılır) iken Kureyş suresi G ile geldi. Ama G harfini de kaldırdılar dön dolaş Kureyş oldu. :((((

O Grace Wanen=1N gibi yani, Allahlaw Walhalla gibi yani.

[K] bu TEFSİR yazılmalı değil mi? [A-J]

 

<> Aşk ile bekliyoruz tefsiri aiberg

 

Kuru kuru kafir kureyş değil bu ayetler. Bizim anladığımız anlamda sadece birinci anlamı Kureyş ve Kabe...

Ama bileceksiniz ki Kabe'de KIŞ yoktur hep YAZDIR. Peki KIŞ kelimesi orada ne arıyor sizce????????

???????????????????

Bilmem anlatabildim mi?

 

<> Kabile ismi olduğunu söylemiştiniz.

 

Evet birinci anlamda Kabile ismi.

 

<> Ekvatoral eğiklik mi, devamlı olarak değişen açı... daha önce kışdı orada belki?

 

Ama KIŞ (Kar, buz vb.) diyor AYET, hiç düşündünüz mü? İkinci, üçüncü... yedinci anlamları olabileceğini.

 

<> Evet hep

 

Mekke'ye bugüne kadar değil kar Yağmur bile yağmaz.  K I Ş  diyor ayet. Çünkü Kureyş değil Gures (Grace+land)

(Ammaaan Greece ile karıştırmayın Hamdü sena anlamındaki teşekkür anlamındaki Grace/Grazia, Gratis vb. bu Kureyş.)

 

<> Nahl/11: ... Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için ibret vardır.

 

Kur'an bildiğiniz gibi değil BİR LEVHİ MAHFUZ BİLİMİ. Okuduğunuz hiçbir şey TEK ve basit anlamlı değil.

Yukarıdan aşağıya, ayrıca kehf ve Rakim iki matematik ile, ayrıca 7 Mesani (İçiçe anlam) taşıyan 7 renk spektrumuyla semantik verilebiliyor.

Ben uçlara gitmiyorum; uçuk şeyler söylemiyorum. Sadece şu PARANORMAL kitap kur'an'da ne varsa onu söylüyorum.

Koloniler söylediği gibi: "Onlara bir delil de: Soylarını dolu gemiyle taşımamız ve kendileri için bunun gibi daha nice binekler yaratmış olmamızdır".

DELİL diyor, bir düşünün bu neyin delili?

"Zürriyetlerini=SONRAKİ KUŞAKLARINI, GELECEKTEKİ JENERASYONLARINI" dolu gemiyle taşımamız.

Dolu ki dolu, yüzbin nüfuslu uçan kentler ve uçan koloniler hem de dolu dolu.

Gemi=Uzay gemisi. Çünkü "Yörüngede yüzmek" Seyr (İngilizcesi Sail) diyor. Oysa Arapça Gemi=Bahri'dir.

 

<> fülk

 

Evet Fülk. Bu Nuh'un gemisi değil. O yüzerdi. Ama gezegenler "Yesbahu" ya... (Kendi yörüngelerinde  Y Ü Z E R 'ler) o yüzden.

Bu ayetin Gelecek kuşaklardaki milyonların/milyarların dolu dolu kolonilere taşınacağı anlamına geliyor.

Ve daha yerleşim-ulaşım-yaşam destek ve uzay koloni kentlerinde daha nice nice...

"ve kendileri için bunun gibi daha nice binekler yaratmış olmamızdır".

Allah'ın Adiyat gibi, Fil gibi, Tayyare Ebabil gibi, Nuh'un transatlantiğinin mühendislik ölçüleriyle birlikte ve Süleyman'a Planör, Pervaneli ve Tepkili (Jet) üç uçak yaptırması gibi "ve kendileri icin bunun gibi daha nice binekler yaratmis olmamizdir". Delil bunlar...

Allah'ın adlarından önemli biri de şudur: El Mecid. Anlamını bilen var mı? (Mâcid ve Mecid iki ayrı ismidir, Veli ve Vali gibi...)

 

<> şanlı diye biliyorum

 

O Macid.

 

<> Mucid

 

Evet,  M U C İ D . Yani İCAD eden. El Mecid Allah'ın MUCİD (Teknik) ismidir. Allah Muciddir. Adiyat (Beygir gücü) de onundur, Tayyare(Uçak) da, Uzay kolonizasyon teknolojisinin tamamı da.

 

<> Kadir olan bir varlığın mucit olması gerekir mi?

 

Evet gerekir. Çünkü Allah Vehhab'dır. Ebedi bir Cennet'te sonsuz bin yıllar, asırlar boyu her AN akla hayale gelmemiş, o güne kadar bir daha verilmemiş, İLK olarak sunulacak NİMETLER var.

HER AN herkese 70 bin YEPYENİ İCAD. Öyle ki daha önce onun eşi ve benzeri size ya da başka birine daha verilmemişti.

Bu bir İCAD meselesidir.

 

<> ben anlayamadım yoktan var etmek varken neden icat etsin hocam

 

(Kelimenin kökü CEDİD=YENİ, yeni buluş. Macid ise kelime kökü olarak CİDDİ ile alakalıdır, şanlı anlamında.)

Allah hayvanlara hiç bir şey icad etmedi, Sadece insanlara.

Daha sal yapmayı bilmezken insanoğluna DEV BİR TRANSATLANTİK, hem de 7 güverteli ve km. yakın uzunluka.

Yani bunu hayvanlara MUCİT olarak yapmadı, İnsanlara MUCİD olarak ihsan etti. Hayvanlar da ondan yararlandılar.

 

<> benim anlamak isteğim icat insani bir özellik değil mi?

 

Allah OL deyince oldurdu ya, Orası Cennet, kimse bir şey yapmıyor. Herşey oradaydı. Hazır ve nazırdı. Ama kovulduk, dünyaya sürgüne geldik. Artık ekmemiz, biçmemiz, hasad yapmamız, yemeği pişirmemiz emredildi. Karasaban icad olundu.

Cennet'te olmayan Ok-yay, kargı vb. Sonra da bu devasa teknolojiler. Bilgisayar vb.

Eğer Cennet'ten sürgüne gelmeseydik. Allah'ın  M U C İ D  ismini asla bilmeyecek ve anlamayacaktık.

Çalışmak farz ya, Mesela balık tutacaksın, Olta'yı icad etmek şart oluyor.

Oysa Cennet'te DİLİYORSUN ve "Hüüüüp" diye yiyorsun, çatal kaşık, bulaşık makinesi, barbekü vb. icad etmek gerekmiyor. Allah'ın MUCİD (El Mecid) ismi bunun için önemli!

 

<> Hz. Süleyman teknolojisi bir tür aletsel teknoloji miydi yoksa aerodinamik çalışan bir magnetik alan gibi mi idi hocam...????

 

Allah Süleyman için önemli MAGNETİK sırrı vermişti: "Cinleri de O'na musahhar kıldık (Büyüledik)".

Nazar gibi, büyü de bir magnetik cazibedir. Şimdiki ışık hızı tekniklerimizi o günlerde bunun yerine geçen "Cin ve ifritler" yapıyorlardı.

Elektrona bağlı tekniklerimiz gibi... Şimdi onların yerine KABLO geldi. Hatta yakında bluetooth ya da wireless (Tesla buna Cordless diyordu) tekniğiyle TELLER de tarihe karışacak.

Aboneye "Enerji" noktadan noktaya iletilecek. KONTÜR yükler gibi. Yüksek gerilim hatları, kurukafa işaretleri ya da elektrosmog gibi manyetik kirlenmeler tarihe karışacak.

 

<> ok

<a-j> zaten bu deneyi basının ve noterin önünde yüzyılın başında N. Tesla gerçekleştirmiş

 

Evet Cordless tekniği bizim Tesla'nındır. Mesela ben Yukarıda güneş kollektöründeyim. (Wemb'de). [A-J]'nin Meram Bağlarındaki evine noktasal olarak bir yıllık tüm enerji ihtiyacını gönderiyorum. ([A-J] abone olduğu için)

Başka yollar da var. İnanılmaz ama "Yıldırım depolanabilecek".

 

<> Bin kilometreden 600 ampülü kablosuz yakmış.... Tesla =))

 

(Evet Tesla tam anlamıyla bir geleceğin Çocuğuydu.)

Şimşek depolamak demek, orta büyüklükte bir kentin yüzyıllık enerji giderini depolamak demek. Kaldı ki bu işi her bloka (Site tarzı evlere) konan merkezi ve bilgisayar masası kadar bir Soğuk fusion reaktörü zaten başaracaktır.

Kim takar enerjiyi.

Her ev kendi kendine yeterli. Her köy kendi kendine yeterli.

Gelecekte en ucuz şey Enerji olacak. BEDAVA... İstediğin kadar bedava.

Bilişim-iletişim de bedava.

 

<a-j> Adil paylaşımlı dünya için ilk şart sanırım bedava enerji

 

Evet [A-J], haklısın. :)

 

<> dışardaki enerjiyi kullanmak yerine insan kendi içinde saklı olan enerjiyi kullanamayacak mı

 

İnsandaki enerji tehlikelidir, biyoelektromagnetiktir. Nazar edebilir, ÖLDÜREBİLİR.

Bizde inanmayacağın kadar esrarengiz güçler var. Bunlardan biri Biyoseksüel elektrik, Diğeri biyo-elektromagnetik alan (Kirlian). İdeoplazma var, Biyoelektroplazma var. (Bunların tuhaf tuhaf adları da var. Perisperi diyorlar, suptil duble diyorlar vb.)

 

<> gusl bioseksüel elektriğin deşarjı için mi gerekli

 

Ğasl, ğussae=ıslanmak demek. Amaç Topraklanmak aslında.

 

<> Ben de onu kastetmiştim

 

Bunlar 12-36 arasında değişen biyolojik voltajlardır. (Gerilim farkı) Öfkede bu fark bizi saldırgan yapıyor. İki cins arasındaki buluşmada ise bu güç tarafları hyperaktif kılıyor.

Bunların ötesinde NEFSİMİZİN gücü var. Nefs denen şey için, daha doğrusu resimlerini görmen için "Kirlian photography" maddesine bakabilirsin. Bulucusu ermeni Semyon D. Kirlian, böyle de bulabilirsin.

Eğer topraklanma (Ground) olmazsa faz, kondanse oluyor. Kendini yiyen yani artı ve eksi kutupları birbirine değdirilmiş pil gibi ısınarak kendini tüketir, hem de çok büyük bir hızla... Hatta pilin kimyasını bile bozar...

 

<> peki gusletmeyen bu kondanse fazı nasıl nötr hale getiriyor. yani eski stabil hale nasıl getiriyor?

 

Öfke, Seksüel yaşam vb. gibi anormal yükselen bu elektrik vücudu terketmiyor. Terketmesi sadece su ya da toprak ( T E Y E M M Ü M ) ile oluyor. Öyle topraklanıyor.

Bir örnek verelim: Şu monitor filtreleri var ya, Hani zararlı radyasyonu kesmesi için yapıldı, Ekranın önüne koyuyorsun. Onların hiç bir etkisi yoktur. Ta ki bir ucundan bir kablo çıkar ve metal bir yere (Kasaya, Kalorifere vb.) bir maşa ile boşaltılırsa o zaman FAYDALI olur ve radyasyonu keser.

Burada TEL ile satılanları kullanınız. (Bu onun güslu ve teyemmümüdür.) Eğer bu düzenek yoksa, aldatmacadır.

 

<> çıplak ayakla gezmek aynı işi görebilir mi?

 

Yalınayak olmanın dayanılmaz hafifliğini kimseye anlatamam... Hele bir plajda... Sabah ezanında o yürüyüş... (Sabah namazını illa ki kumlarda kılarım).

Zavallı ayaklar bunun için varlar...

Naylon çoraplarla işkence... Sıkan ayakkabılarla işkence. Hele elektriği hiç toprağa geçirmeyen LASTİK ayakkabılarla tam bir işkence. Elektriğimiz BİZDE kalıyor. Biri bize dokununca "ÇAAT!" diye bir ses, ikimiz de çarpılmışız.

Şu kazıkçı yerli otomobil patronlarımız var ya... Onların imal ettiği hiç bir otomobilde "Topraklama" yoktur. Özellikle TAKSİ modellerinde, camları Lastik ile yalıtıyorlar. Sonra yerli otonun kapısına dokunduğunda yine o "Çaaat!" sesi... (Bilirsiniz bunları, başınıza çok gelmiştir statik elektriğin oyunları.)

Rahmi Koç 2 kuruş daha kar etmek için taksi şoförlerinin canına okuyor. (Kışın kapı donduğunda, bu elektrik kapı kolunu ilk tutanın doğrudan kalbine gidebilir ve durdurabilir.)

 

<> şimdi sıra orta asya taksi şöförlerinde... :))

<> tofaşa binenlerin neden gergin bir trafik canavarı olduğu belli

 

:>> Evet Serçe-doğan-kartal her ne zıkkımsa. Rusların Lada'sında bile o elektrik yok. Hele Fiat'larda duyulmuş değil. Ama bizdeki TOFAŞ elektrikli sandalye gibi... Kapıya dokunan çarpılıyor. Çok sık da oto elektriği yangını çıkıyor.

 

<> koç kendisi tofaşa biniyor mu

 

Mustafa Koç'un bir düzine arabası içinde bir tek Tofaş, Mais-Oyak vb. yok.

 

<> dr arabaları neden bu kadar sevmiyorsunuz?

 

Arabaları severim de burada tüketici haklarından söz ettiğim için belki sevmiyor görünüyor olabilirim.

 

<> ehliyetiniz var mı :)

 

Hayır yok.

 

<> Herşeyi yapan birinin ehliyeti olmaması tuhaf geldi.

<> Arabayı ehliyet kullanmaz ki insan kullanır. Ben ehliyetsiz kullanırım.

 

Avcı ruhsatım da yok. Ama bunda bir tuhaflık yok. Tabanca ruhsatım da yok.

Şimdiye kadar otomobile ayırdığım parayı yetimlere ve öğrencilere verdim.

Bir çok evlilik yaptım. Eşlerimin (sonuncu hariç) diğerlerine otomobil hatta Karavan satın aldım. Onlar iyi bir sürücüydüler. Derken bana ŞAHSEN ehliyet sırası gelmedi herhalde. Belki de eşlerimin "Özel sürücüm" gibi olmasındandır.

Araba kullanmadım. Park ederim, mahalle arasında bir tur atarım, ikinci vitesten yukarı çıkmadım, falan filan.

Çok iyi ve ehliyetli bir tenezzüh serdümeniyim. Helikopter de kaldırıp indirebiliyorum.

İnönü kampında (Türkkuşu) planör ve paraşütlerim de oldu. Ama şu otomobile niyetlenmedim daha, belki büyüyünce. ;))

 

<> tenezzüh?

 

Tenezzüh büyük yatlar, dev kotralar demek.

 

<> kaptan yani

 

Onların deniz trafiği, yanaşması, fırtınalı açık denizlerde idaresi çok zordur. Öyle havalar vardır ki, kenara park edemezsiniz. Debriyaj, fren, vites kutubu gaz pedalı falan da yoktur.

Derken Geronimooooooo saati geldi.

 

<> Hocam,size inşaAllah "fülk" kullanmak da nasib olur.

<> fülk???

 

UFOnautics demek. Fülk aynı zamanda Şahin de demek. (Uçucu yırtıcı)

Sankritçede Falkun Şahin demek. Başka dillerde Falcon vb.

Pazar'a görüşmek üzere Allah İnşa...

 

<> İyi geceler hocam

<> Hocam, bu "Fülk" arabça " Felek" kökünden mi türemiştir acaba.

 

O da var. Şahin bir tur atar çıktığı noktaya bir tur atıp öyle döner.

 

<> İyi geceler geceniz hayra galsın

 

Sizleri özleyeceğim. [Kaptan katılımcıların isimlerini sırayla yazıyor] görüşmek üzere.

Pazara dehşetengiz sorular isterim.

Geronimoooooooooooo.

 

<> Rabbi Zıdni İlmüna

 

Rabbim ilmimi ziyade et.

 

<> amin

<> iyi geceler sevgideğer hocam

 

İg.

 

<> Noapte Buna, Dr.

 

Bueno Nuotte. (Galiçya Daçya dili)

Pazar'a dek ig.