005 - 5 Ekim 2001 Cuma

Selam


"Kur'an" Yukarı

Allah KURAN'I KİTABI DEMİYOR ZİKRİ BİZ İNDİRDİK DİYOR, BİZ KORUYACAĞIZ DİYOR. Korunan Kur'an değildir. Ayetlerin iniş sırası ile şimdiki tertip sırası bir fecaattir. O yetmiyormuş gibi sureler ve ayetler birbiri içinde eritilmiş. Bir deste iskambil kağıdı alıyorsun, Bunlar fabrikada sıraya konmuş ve açılmamış. Ama daha sonra bu iskambil kağıdını karıyorsun. Yani yine 52 kağıttır ama SIRASI karışmıştır. Kur'an'da böyle. İndiği gibi değil (52) karılmış, karıştırılmış ama yine 52. Zikri korumak budur. 52 ise 52'dir, fazla ve eksik yoktur.

Evet Kur'an ile çok oynadılar. Bilen var mı? Son inen sure hangisidir? Nasr.

Pekiyi son inen ayet hangisidir? Evet Maide Suresinin üçüncü ayetindeki, "Bugün sizin dininizi tamamladım....İslam koydum adını ve razı oldum" bölümü, Maide Suresi’nin 3. ayetinin arkasındaki 4. ayettir.

3 - Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkasının adı anılarak kesilen; boğulmuş, vurulmuş, yukardan düşmüş, boynuzlanmış, canavar yırtmış olup da canlı iken kesmedikleriniz; dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanan hayvanlar ve fal oklarıyla kısmet (şans) aramanız size haram kılındı. Bunların hepsi doğru yoldan çıkmaktır. Bugün kâfirler, dininize karşı ümitsizliğe düşmüşlerdir. Onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamı seçtim.

Şimdi Gelelim biz son sure olan NASR'ın (Nas değil, İza cae nasrullahi) tamamı olan üç ayeti yazalım.

1- Allah'ın yardımı ve fetih geldiğinde,
2- Ve insanların dalga dalga Allah'ın dinine girdiklerini gördüğünde,
3- Rabbini öğerek tesbih et, O'ndan bağışlanmanı dile, çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.

Şimdi de buna dördüncü yani son ayeti ekleşyelim:

“Bugün kâfirler, dininize karşı ümitsizliğe düşmüşlerdir. Onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamı seçtim."

İşte bu böylece ZİKİR'in korunmasıdır. Şimdi gelelim, Maide suresini ıslah etmeye (Zikri korumaya):

İçinden çekip aldığımız bu ayet hariç kalanı yazıyoruz:

3 - Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkasının adı anılarak kesilen; boğulmuş, vurulmuş, yukardan düşmüş, boynuzlanmış, canavar yırtmış olup da canlı iken kesmedikleriniz; dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanan hayvanlar ve fal oklarıyla kısmet (şans) aramanız size haram kılındı. Bunların hepsi doğru yoldan çıkmaktır. Bugün kâfirler, dininize karşı ümitsizliğe düşmüşlerdir. Onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamı seçtim.

Şimdi bu ayeti doğru yoldan çıkmaktır'dan itibaren siliniz. Ve devam edelim:

“Kim açlıktan daralır, günaha istekle yönelmeden bunlardan yemek zorunda kalırsa, ona günah yoktur. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir.” Evet bu son haliyle bakın Domuz eti vb. nasıl bağlandı ayetin tamamına. Farkettiniz mi?

Şimdi de Nasr suresini yazalım. Sonuna Maide'den çıkan bölümü ekleyeceğiz.

1- Allah'ın yardımı ve fetih geldiğinde,
2- Ve insanların dalga dalga Allah'ın dinine girdiklerini gördüğünde,
3-Rabbini öğerek tesbih et, O'ndan bağışlanmanı dile, çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.

“Bugün kâfirler, dininize karşı ümitsizliğe düşmüşlerdir. Onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım. Size din olarak İslâmı beğendim. “

Bütünlüğü gördünüz mü? İşte bu ZİKR ile KİTAB farkıydı. Ayetleri salak Araplar oradan oraya sürüklemişler. Salak diyorum çünkü Allah daha çok hakaret ediyor.


"Araplar" Yukarı

Tevbe 97: “Bedeviler inkâr ve münafıklık bakımından daha beterdirler. Bununla beraber Allah'ın, Resulüne indirdiği (hükümlerin) sınırlarını bilmemeye daha yatkındırlar. Allah alîmdir, hakîmdir.”

Bedevi değil ARAPLAR diyor. EşŞedide= EN EN ŞİDDETLİDİRLER KÜFRAN=KAFİRLİKTE VE NİFAKEN=MÜNAFIKLIKTA

Bunları söyleyen Allah, ben salak demişim, çok görmeyiniz ve daha da beteri ne biliyor musunuz?

İzleyen ayette: 98- "Bedevilerden kimi de var ki, verdiğini angarya sayar ve sizin üzerinize belalar gelmesini bekler. O çirkin belalar kendi başlarına olsun! Allah herşeyi işitendir, bilendir."

Allah'ın Resulüne indinrdiği KUR'A'IN EN MAHDUT ARAPLAR BİLİR diyor. Anlamı şu:

ARAPLAR ARAPÇA BİLMEZ ÇOK AZ BİLİRLER diyor. Dikkat ediniz, bunları göreceksiniz. Bu Kur'an'dır şakası yoktur.

Evet 98. ayette, DTM'ye saldırıyı bile okuyabilirsiniz. "Başlarınıza bela gelmesini isterler" ama "Belalar onların üzerine olsun". Allah Araplar'ı tüm kavimler içinde YERDEN YERE VURUYOR. En şiddetli kafir ve münafıklar diyor. Kur'an'ı bile anlamamaya en layık bunlardır diyor. Arapların Arapça bilmediğini (Bakınız Danimarkalı ben biliyorum) yazıyor.

Maide suresi içine son suresin son ayetini getirip rastgele sıkıştıracaksın. Sonra da "Cebrail geldi, Kur'an'ı böyle dizdi" diye Hadis uyduracaksın. O zaman Cebrail'den kuşkulanırım ben. Daha getirdiği Kur'an'ı bile dizmekten aciz diye....

Şu hadislere lütfen inanmayın. Size gösterdiğim Hanif yöntemlere inanın, kârlı çıkacaksınız. Araplar dünya tarihinde (300 yıl sonra bile) iki kere bir araya gelmişlerdir ve bir daha da gelmeyeceklerdir.

1. Resulullah döneminde
2. Osmanlı döneminde

Bir daha ASLA bir araya gelmeyeceklerdir. Allah Arapları yerden yere vuruyor ama, Kur'an'ı onların dilinde indiriyor. Allah Yahudileri "Dünyalara üstün kıldık" diye övüyor ama L A N E T L İ Y O R. İblis'i lanetlediği gibi... Araplar lanetsiz aşağılık, Yahudiler lanetli ama ÜSTÜN diye gösterilmiştir Kur'an'da.


"Vahabiler" Yukarı

> ”1799 da ilk kez vahabiler ortaya çıktıp hacca gitmek istediklerinde mekke emiri ve mekke uleması onların sapık olduklarınıa karar vermiş ve görüldükleri yerde katledilmelerini deklare etmişti.”

Wahhabilik Abdulvehhab'ın değil, İngiliz sisteminin getirdiği bir DİN tarzıdır. İngilizler bunu hep yaparlar, (Babibik, Kadyanilik, Bahailik vb. İngiliz çıkarımlarıdır). Petrolün gücü. Ancak yeni bir kuşak Arap gençliği var. Dünyanın en hızlı nüfusu artan ülkesi yüzde itibariyle Suudilerdir. Her biri trilyarderdiler. Ancak artan şu dehşetli nüfus yüzünden, yeni kuşak, milyarder gelecek kuşak ise milyoner olacaktır. Sonrakini düşünmek bile istemiyorum.

Çünkü petrol bitecek ve Afganistanda bitki kökü yiyenlere dönecekler. Sıkı bir analist bunları görür ve söyler. Kimsenin görmediğini görmek zorundasınız. "Rabbil ilmimi artır" böyle tecelli edecektir. İlmin yapıldığı yerde vesvese ne yapabilir bize?

Şuara suresinin son ayetine bir bakın.

227- Ancak iman edip iyi işler yapanlar, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar başkadır. Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akıbete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.

Buradaki haksızlığa düşüp kendilerini savunan ve intikam alan birilerinden söz edilmektedir. Bunların kim olduğu da 224. ayette yazılıdır.

224- Şairler(e gelince), onlara da sapıklar uyar.

Buradaki Şuara=Tasavvuf şairleridir. Aşk ehli bazen yakin'liği tutturarak Allah'ı gözle gördüklerini, Allah ile birlendiklerini (Hint Nirvana ekolü) yazıyorlardı. O şaşkınların vadilerde (Kıtalararası da demektir. Amerika'ya sığınanları uhnutmayalım.) gezdiklerini öğreniyoruz. Ama son ayette, bu şairler içinde (Mevlana, Yunus, Bektaş Veli vb.) İSTİSNADIR.

Şeytanlar kimin üzerine inerler biliyor musunuz? "Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır" diyenler üzerine...

221- Şeytanların kime ineceğini size haber vereyim mi?
222- Onlar, günaha, iftiraya düşkün olan herkesin üzerine inerler.

İŞTE BU DA ŞEYHLER İÇİNDİ. Düşünüp ders alalım. Hanif olalım. 221-227 arasını çok iyi okuyunuz. Orada koskoca İslam tasavvuf ve hatta Şiir gibi sanatların TARİHİ yatıyor. O Kur'an'dır ki, onda hizçbir şey EKSİK bırakılmamıştır. Tastamamdır ve en ince ayrıntısına kadar detaylandırılmıştır.

Geri Dön     Yukarı