Bilim Klübü: Doomday & Big Crunch (devam) 2

ÇEYREK KALA/ÇEYREK GEÇE KIYAMET SENARYOLARI-3

Sevgideğer Emre, sıra geldi üçüncü soruya:

3. Sizin de bu fikriniz değişti mi? Yoksa hala evrenin sonunun büyük çökmeyle olacağına hala inanıyor musunuz?

Ne var ki bunun yanıtı iki aşamalıdır. Beşinci kuvvet, evreni genişleten güç, yani ANİ ŞİŞME teoreminin kendisi değildir. Doğanın tekyönlü ve çift yönlü 6 kuvvetini irdeledikten sonra söylenecekler var elbette.

Rahman-33: Ya ma’şerelcinni vel’insi inisteta’tum en tenfusu min aktarissemavati vel’ardı fenfuzu la tenfizune illa bisultanin. = Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.

Bundan önceki ayette ise “SEKALEYN” = İki Sekal kelimesi var ki, çok ilginç bir misaldir. Sekaleyn, Birbirine dönüşebilen, biri YÜK, diğeri BEDELİ olan BİR ÇİFT demektir. Yani “CİN” ve “İnsan” bir SEKALEYN’dir. Bu ne demek acaba?

Biraz daha ayeti açalım:

EY CİN (enerji) ve İNSAN (madde) TOPLULUKLARI, GÜCÜNÜZ YETERSE ÇIKIN BAKALIM AKTARISSEMAVAT (=Göklerin çapları) TAN DIŞARI!…VELEV Kİ BİR SULTAN KUVVET DAHA OLMAZSA ÇIKAMAZSINIZ.”

Şimdi şu bir çift bilim verisine dikkat ediniz: Enerji ÇOK SEYREK bir MADDE’dir; Madde de ÇOK YOĞUN bir ENERJİ’dir ve Işık hızında giden maddeye ENERJİ; yavaşlatılmış enerjiye de MADDE denmektedir.

Yani E=mc² ya da Sekaleyn (eyn çift demektir.): “Yük”=Kütle, maddi ağırlık ve “BEDEL“=Enerji eşdeğeri.

Daha önce bir doğru orantı kurmuştum: Cansız karbon/Canlı karbon (Canlı kimyası) ve Cansız enerji/CANLI ENERJİ????

İşte bunun yanıtı CİNLER’dir. Madde ve enerji denen sekaleyn (CİNSAN) UZAYZAMAN’a bağımlıdır. Bu da evrenin yüzeyidir. Dolayısıyla evren yüzeyini BİR AYNA gibi iki boyutlu düşünürüz ve Sekaleyn ya da görüntüler bu iki boyutlu aynada sahte derinlikler gösterirler, ama aynadan dışarı asla çıkamazlar.

Çıkmaları için ÜÇÜNCÜ BOYUT gereklidir. Bir önbilgi olarak onun adı Sultan kuvvettir. Yani “BİR ÜST KUVVET = FORCE“dur.

Göklerin çapından dışarısı yani 4 boyutlu evren ise Göklerin çapından içerisi ise 7 boyutlu kuvvettir. (Artık bunları eski üyelerimize ezberletene kadar ve yeni üyelerimize bir hoşgeldin misali yeniden yazmak zorundayım. Bundan sıkılmayın, çünkü asıl sıkılması gereken benim. Ben sıkılmadığıma göre sorun yok.)

Demek ki sultan KUVVET, 7 TEK YANLI kuvvet biçiminde birbirinden ayrılmıştır:

1. Çekim tek yönlü olarak HEP ÇEKER,

2. Evren tek yönlü olarak hep GENİŞLER,

3. Zaman tek yönlü olarak hep ileri akar,

4. Termodinamik tek yönlü olarak hep sıcak uçtan soğuk uca akar,

5. Elektrik alan ve magnetik alan birer karşıt kutuptur. Elektrik alanını buna dik olarak MAGNETİK alan tekyönlü olarak kuşatır. Mıknatısın S kutbu hep emisyon ederken, diğeri olan N hep yutar, absorbe eder. S’nin bu tek taraflı vericiliği bir tekil durumdur. (Allah Samed=S’dir hep verir, hiç almaz, bu evrensel bir TEKYÖNLÜLÜKTÜR.)

6. İzotropik spinler birbirinin tersidir (I-3)

7. Madde parçacığı “Antinötrino” bırakarak, antimadde parçacığı da nötrino salarak TEK YÖNLÜ hareket ederler.

İlahi Kozmolojiye göre, İlahi süper simetri ilkesi gereği, 7 kat gök ve bunun da mislinden yer yaratıldı denmektedir. Yani göğün (Uzay zamanın) tersine zıt OK YÖNÜNDE YEDİ KUVVET DAHA VARDIR. Bu yedi gökten bir de yedi misli ARZ yaratıldığı söylendiğinden, Burada da karşımıza Süper simetri çıkmaktadır. Bunlar:

1. Işıktan hızlı evrende (TAKYONLARDA) ÇEKİM yerine ANTİ ÇEKİM vardır.(Levitation, antigravitation, elmanın yere değil göğe düşmesi, meleklerin ğöğe düşmesi, Cennet’te ağaçların ters durması, nehirlerin baş yukarı akması vb. Cehennemde ise Güneş’inkinden beter bir Çekim vardır, bildiğimiz çekim, ama bizi kağıt kadar inceltip yere yapıştıran cehennemi bir çekim.)

2. NEGATİF İVME: Yani evrenin KARİA’sı, evrenin kendi üzerine büzüşmesi BİG CRUNCH, evrenin genişleyeceğine büzüşmesi süreci. (Bunu Karia suresinde, Tekvir suresi=Göğün dürülmesi, eğriltilerek kıvrılması, bir kağıt külah gibi ÇAPLAR halinde kıvrılması, ve göğün yarılması=inşikak gibi surelerde gözlemleyebilirsin.)

3. BİLİM için zaman hem ileri hem geri akar. Örneğin ışık hızını aştın mı, yani “GERÇEK EVRENE” girdin mi, ya da eğer sen ANTİ-EVRENDE isen zaman oku tersine çalışacaktır. Yarın yerine karşına dün gelecektir.

4. Işık hızına kadar olan bölgeye ENERJİ bölgesi denir. Doğa sistemleri sıcaktan soğuğa tek yönlü hereket eder. Bu enerji türüne EN-NAR deniyor. Bunun tersine ışıktan hızlı enerjiye ise Kur’an’da EN-NUR deniyor. Nar durumunda, bir pil giderek azalır ve biterken, Nur durumunda bir pil artacak iki pil olacaktır, sonra 4-8-16… pil olacaktır.

(Bunun için melekler bizim gibi TEK bir nefis değil, SAF, SIRA tutan yani sürekli kopyalanan bir yapıya, ordu düzenine sahiptir, bu konudaki ayetlere bakabilirsin.)

Termodinamiğin de böyle garip bir tersi vardır. Evren tam soğuyunca, mutlak soğuk dereceye ulaşınca, bu kez yıldızlardan buz tutmuş evrene ters yönde patlamalar olacaktır, mevcut %73 karadeliklerin tersinerek, yuttuklmarını kusmaları yani Karadelik buharlaşması gerekmektedir. Oysa karadelikler hep yutardı, TEK YÖNLÜ olarak yutacaklarına bu kez patlayıp açılacaklardır. Yani sistem tersine dönecektir.

5. Elektromagnetizma ve diğer üç kuvvet bileşenlerine ayrılacaktır. Elektrik alan bu iki boyutlu evrendeyken Magnetik alan SULTAN KUVVET denen Tünelin tam sınırında, ağzında durur.

Bunun anlamı şudur: Aslında MAGNETİK ALAN TEKİL KUVVETTİR. Bunun gibi Güçlü nükleer kuvvet de aslında Zayıf nükleer kuvvet ile BİRLEŞİKTİR. Zayıf nükleer kuvvet, güçlü kuvvetin, çekirdek dengesi gereği, içinden saldığı bir kuvvettir, bir nova kuvvettir.

Öyleyse o da elektromagnetizma gibi birleşiktir. Yani RENK dinamiği (Kuarkların) ile gluonların glue ball = Süper top haline gelmesi olayı ayrışacaktır.

6. İzotropik spinlerin üçüncü bileşenlerinin tersinmesi: Karadelikler hep yutar, akdelikler hep yayınlar. Yani kusarlar. Ama evrenin mutlak soğuğuna ulaşıldığında, Karadelikler içlerindeki malzemeyi tam tersine kusacak, içini boşaltırken, bu kez Akdelikler “Yutacaklardır”. Çünkü Nar denen bildiğimiz enerji tersinince, Nur denen soyut enerji de tersinecektir.

Bu karışıklığı niçin yazıyorum: Şu aşağıdaki yedinci maddeye önbilgi olsun diye. Çünkü 7.madde doğrudan bir KIYAMET senaryosudur.

7. Evren yaratıldığında “BİR ÇİFT EŞİT MALZEME VARDI” Çok az soğuyunca ortak malzemeden “Madde” ve “Antimadde”den oluşan bir çift evren takımı yaratıldı. Biz Madde evreninde yer alıyoruz. Zamanımız ileriye akıyor. Ama bunun tersine aynı anda yaratıldığımız “Antimadde evreni” ise zamanda tersine akıyor.

O yüzden “Aynı mekanda” olmamıza rağmen “Ayrı zamanda” yer aldığımızdan, antimadde evrenini gözleyemiyoruz, evrenin bildiğimiz maddeden yaratıldığını sanıyoruz.

Antimaddeyi gözlemleyemiyoruz, ancak laboratuarlarda geçici bir süre elde ediyoruz. Hemen eşleniklerini bulup birbirlerini yok ediyorlar. Ama simetri ilkelerine göre “ANTİMADDE DE AYNI ANDA YARATILMALIYDI“.

Daha önce de yazdım, küçük bir tekrar: Pazar günü evren yaratıldı. Bir çift evren ortaya çıktı:

* Madde evreni zamanda ileri genişledi. Günlerden pazartesi oldu.

* Aynı mahalde, aynı yerde “Antimadde evreni de genişledi.” Ne var ki, zaman oku tersineydi. Yani pazar günü yaratılmıştı ve genişlemişti ama onun yarını da CUMARTESİ günü idi…

Dolayısıyla şu anda “Cumartesi ve pazartesi” randevuları “Yarın” ortakpaydası altında gerçekleşemiyor. Birbirimize rastlamıyoruz çünkü. Nereye kadar? Ta ki bir HAFTA DOLANA KADAR!

Ayetlerden anımsa: Allah 6 günde yarattı ve 7. günü bekliyor gibi:

Madde evreni pazar, pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve yeniden PAZAR dedi…

Antimadde evreni ise ters yönde: bugün pazar, yarın cumartesi, öbür gün Cuma, izleyen günler ise perşembe, çarşamba, salı, pazartesi ve sonunda PAZAR dedi. Yani iki evren bir çember çizerek birbirlerine rastladılar ve BUUUM! (Çember zorunludur.

Örneğin iki fotonu çarpıştırırsın, bir çift çıkar: Elektron ve antielektron=Pozitron, bunlar zıt yönde iki çember çizip, turu tamamlayınca birbirlerine rastlarlar ve “Pozitronium” denen bileşme sürecinde birbirlerini yok ederek, yeniden bir çift fotona dönüşürler.

Bu çemberlere RÜCU deniyor, yani “ALLAH’A RUCU=Geri çevrilme”den hatırlayabilirsin.

Yine bu konuda “Gök bir erimiş bakır gibi tutuştuğu zaman” türünden ayetleri incelemelisin. Bir çift fotondan bir çift antimadde-madde üretilmesine Pair Production ve ikisinin birbirini bir tur atıp yok eederek asılları olan bir çift fotona dönmelerine de Annihilation deniyor. Yokolma…)

Gelelim finale… Önce soruyu anımsayalım: “Fakat siz bilimsel verilere ve Kuran ayetlerine bakarak big crunch’ı savunmuştunuz eserlerinizde. Sizin de bu fikriniz değişti mi? Yoksa hala evrenin sonunun büyük çökmeyle olacağına hala inanıyor musunuz?

Bilimsel verilerle dinsel veriler zaten birbirini tamamlıyordan öte, dinsel bilgiler “UFUKLAR” açıyor ve Resmi bilimin “CILIZLIĞINI” örtüyor.

Bilimsel verilere göre yaratılış iki aşamadan geçti:

Bigbang: Cansız nicelik (OLUŞ) ve ANİ ŞİŞME: Canlı nitelik, ruh üflenmesi.

Bunun tersine: DoomDay: Kıyamet günü (ÖLÜŞ), Big Crunch: Büyük çökme…

Şimdiye kadar yazdıklarımı unut ve şimdi asıl istediğin yanıt geliyor, ona kitlen!

Evrenin kıyameti için verilmiş süre din ve bilim açısından tek bir değerdir: Zemheririye yani Mutlak soğuk derece (0° K ve/veya -273, 16° C) Evrende bundan daha soğuk yoktur. Çünkü Termodinamik 4. yasa ışık hızı gibi bunu da SABİTLEYİP (Fix ve consonant) kısıtlamıştır. Bunun bir diğer adı, KARARLI olan PROTONUN YARI ÖMRÜ’NÜN BİTMESİ

Biliyorsun proton, “evrende tek kararlı” atomaltı yapıtaşıdır. Nötron çekirdekten dışarı alınınca 13 dakika sonra ömrü biter (Yarı ömrü gereği, bir elektron bırakarak Protona döner.) Proton ise evrenin ömrü kadar yarı ömür sürecine sahiptir.

Yarı ömür diyorum çünkü, Büyük Birleştirme teoremleri “Hiçbir şeyin kalıcı olmadığını, quantum tünel sürecinde her birimin YARI ÖMRÜ olduğunu” söyler. Dolayısıyla protonun da yarı ömrü vardır ve birgün radyoaktif maddeler gibi birden bozunacaktır.

Bizlerin tamamen bir proton yumağı olduğunu biliyorsun, “Eyvah, bize ne olacak?” (dermişim)

Evrenin sıcaklığı şu anda örneğin 20 km yukarıda -270 °C… Uyduların yüzey ısısı (Güneş görmezlerse) işte böyle bir soğukluk… İşe bak yüztrilyonlarca ısı derecesindeki evren, genişleye genişleye soğumuş, kararmış ve buz tutmuş…

Nereye kadar? Üç derece daha soğuyana kadar. Şimdi onu da merak edersin, üç derece ne kadar zamanı kapsıyor? Kur’an’da “Kıyametin ne zaman kopacağını, yağmurun ne zaman yağacağını, dişinin neye gebe olduğunu…” ayetlerinin çözümü bize mini-maks olarak 700 yıl ile 1500 yıl veriyor…

Yani evrenin ömrü Hubble sabitesine göre 12-16 milyar yıl ise, süpernovaların soğuma hesaplarından çıkan sonuçlarla birleştirildiğinde C14 yöntemlemeleri ne katarak parametreleri azaltıp, “Anti evren” verileriyle birlikte anomali denen sanal sayıları da soyutladığımızda geriye kalan süre: Milattan sonra 2700 ila 3500 yılları arasını kapsıyor.

O gün ne olacak? Isının mutlak soğuk dereceye ulaşmasıyla 0,511eV olan elektronun kütlesi kritik limite gelecek:

1. Elektron dönemeyecek ve protona düşecek.

2. Evrende ne kadar proton varsa elektron düştüğü için Nötrona dönecek. (Artık elektromagnetik kuvvet yok olmuştur. Geriye kaldı üç kuvvet)

3. Nötronlar protonlar gibi birbirlerini İTMEDİĞİNDEN, yani hepsi nötrona dönüştüğünden, tüm nötronlar birbirine değecek. Zayıf nükleer kuvvet de nötrinolar halinde tutunamayıp yokolacak. (Kaldı iki kuvvet)

4. Nötronların yeniden proton olması için 13 dakika geçmesi gerekmektedir. Ama, evren bütün ağırlığıyla içiçe basıldığından nötronların yapısı bozulacaktır. Yani nötronların içinde udd üçlüsü olan kombinezon tutunamayacağı için, tüm u ve d kuarkları bir GLUE BALL halinde topaklanarak trilyarlarca (üç değil) bir çekirdek oluşturacaklar. Bu çekirdekten onları üçlü ikili kombinezon haline getiren güçlü nükleer kuvvet de sahneyi terk edecek.

5. Geriye en zayıf kuvvet olan ÇEKİM EN GÜÇLÜ KUVVET halinde ve TEKBAŞINA EĞEMEN olacak.

6. Bunun anlamı tek ve şöyle: Evren Nötron yıldız halinde kalamayıp KARADELİK halinde bir tek merkezde toplanacak. Evren artık karadelikten ibaretttir.

7. Karadelik, saniyenin 400 milyonda-biri zamanda, arkasındaki tünelden AKDELİĞE (White) nakledecektir tüm evreni…

8. Ötede bir başka YERE (Elsewhere) evren tüm niceliğiyle NAKLOLUNACAK.

9. Orada bir “Bigbang” yani Sur üflenecek. Ama herşey henüz CANSIZDIR..

10. İKİNCİ SUR üflenecek, Allah yeniden Ruhundan üfleyecek ve YENİDEN HERŞEY YARATILACAK.

Ama şöyle bir kayıt da var: Her patlama yeni doğa yasaları getirir. Yani malzeme ve biz canlılar değişmeyeceğiz ama, DOĞA YASALARI değişecek, çünkü orası bizim EVREN değil, yeni bir yer…

Ve gelelim: Şu SUR mevzuuna… Evren çökmeye başladığı andaki durumu BİG CRUNCH’tır. Yani gözlemciler, evrenin genişlerken durduğunu ve sonra büzüştüğünü görecekler. (O çocukları aksaçlı ihtiyarlara çevirdiğimiz günün dehşetinden… misali ayetler ZAMANIN TERSİNE DE DÖNDÜĞÜNÜ ve termodinamik okun tersindiğini de anlatıyor) Big Crunch=BİRİNCİ SUR’dur. Big Crunch=Ani şişmenin zıt karşılığıdır.

Çökme ışık hızıyla evrenin çapının geriye doğru kısaltılmasıdır. Dolayısıyla evren ışık hızıyla geri gelecektir ve bizim kapımıza dayanacaktır. O zaman göğün halini gözler görecektir. KARİA=Kapıyı çalan o görülmemiş şey gözlenecektir. (Karia suresinin hemen başı ve yıldızların bulanıp düşmesi vb. tanımları)

Kapıyı çalınca da herşey yok olacaktır. Denizler birbirine karışacak ve alev halinde dünya içini boşaltırken, güneş söldürülecektir. Bu da ikinci surdur. Öteki adıyla DOOMDAY.

Ve o an Allah soracaktır: “Bugün mülk kimindir?”

Kimse olmadığı için yanıtı da yoktur. Allah kendini yanıtlayacaktır: “Bugün mülk, Vahid ve Kahhar olan Allah’ındır.” Yani tek kalıcı ve tek yokedici olan…

Bu süre içinde evren karadelikten akdeliğe naklolunmuştur. Orada yeni doğa yasalarıyla yeniden içerik ve tutar olarak var edilmiştir…

Bu kez İkinci sur’a üflenecektir. Yani Allah yeniden “Ruhundan üfleyecek” ve herşey dirilecektir. İşte böylece soruların yanıtı 4 aşamalı olarak geldi.

Hoşça-dostça kal.

Hans von Aiberg, 25 ağustos 2001, 20:55, mail 079


önceki bölüm

Black hole, artwork
Black hole, artwork

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar