Rakim/Matematikten Kehf/Geometriye – Cifir – Kod – Paranormal – Yaratılış – Nitelik ve nicelik

<> Kehf=uzayzamanda iki suni karadeliğin birleşimi olan kurtçuk tünelleri diyebilir miyiz (zaman galerisi)

Tam 49 anlamlı. Elbette başlıcalarından biri de o.

Rakim bildiğimiz matematik sayılar sistemi. 1 ila 100 arası yazıyorsun mesela. Ama bir şey anlatmıyor. Oysa onu (Cifir holo-grafiklerimde olduğu gibi) KEHF=GÖRÜNÜR ve boyutlandırılmış olarak görürsün.

Üstelik o kehf her şeye uygulanan TOE (Herşeyin teorisi gibi) bir şeydir. Orada arş var 7 tabakası (mesani) dört direği, üç katmanı, simyası, kimyası biyolojisi, DNA’sı, Elektrik yükü, fosfatları, urasil grubu asitleri, Tabutüssekine, Nuh’un kazanı, Fission fusion… Yani yok yok!

Oysa 1-110 diye Rakim’i ardışık olarak yazdığımızda bu özelliklerin hiçbiri yoktu. Ama onu KEHF haline getirdiğimizde O Levhi mahfuz ayrıntıları ortaya çıkıverdi. Virüsler uyudu-uyandı. DNA’lar kıvrıldı helis/sarmal oldu. YYy/YYx’ler ve daha buraya sığamayacak herşey orada yazılı. 1 ila 110 sayıları arasında.

Kur’an da böyle. RAKİM olarak okuduğunda seni din tüccarları her yöne çekerler. Ama KEHF olarak okuduğunda inanılmaz sırları, kozmik tüm bilinmezleri orada bir tek ANAHTAR halinde bulabilirsin.

Basit bir şekil gibiydi ama değil. Olamaz da, ARŞ bile o şekle girmiş! Dört direğiyle birlikte…

Ama Rakim olarak ortada ne direk ne bir şey yoktu… Değiştirgeci kullandığında bu şablon ve ızgaralar var. (Ya da kafes ya da raumgitter)

İnsanlık tarihi boyunca hiçbir kimse tutup da asal sayıları şöyle bir dizeyim falan dememiş. Bir anlayayım da dememiş. (Reklam olacak ama) sonunda yine Hans’a bıraktınız.

Bazen kendimi bayağı bayağı adam sanıyorum. Pek boş olmadığıma inanıyorum.

<> Kur’an’ın her çağın mesajını içinde barındırması ve bunun okunması kehf’in anlaşılmasından geçiyor o zaman (Kur’an’ın tam orta ayetini/merkezini oluşturması)

Evet Kehf iki zamanı birden açık kimselerin (İsa, Ashabı kehf, Zülkarneyn, Hızır vb.) KOZASIDIR. Ayet ne diyor? “Allah’ın diledikleri dışında herkes, Sur üflendiğinde BAYILIR“. Yani Kehf’e giren (ki oraya çağıran Allah’tır) bu kozada bayılmaz. Sur’dan bile korunur.

Kehf bir elif noktasıdır. Her yerde hazır ve nazırdır. Çünkü geometridir. Rakim ise matematiktir ve niceliğe dayanır. Ama Kehf geometrisi HOLOGRAMA yani niceliğe değil NİTELİĞE dayanır.

Demir tozları=Quantlar. Mıknatısın akılarının KEHF biçimi=NİTELİK. Kalite, kalifiye olayı.

Kehf soğana soğan biçimini veren NİTELİKTİR. Onu dokuyan bu niteliktir. Ötekiler (Soğan hücreleri) niceliktir ve aslında her bir kendi başına bir tek varlıktır. Ama NİTELİK hologramı yani KEHF onları tek tek değil BİR SOĞAN biçimi almaya zorlar.

Mıknatısın akıları da bunu yapmıyor mu? Tek başına duran demirtozlarına, “Bölük Hizaya geeel, sıraya giiir!” komutu vermiyor mu?

Ana rahminde bir topçuk iken… bir minyatür leblebi taneciği ve tostoparlak iken yani nicelik halinde ikiye katlanıp çoğalırken birden “Bölük ileri marş marş” deniyor ve hücreler birden GÖÇ ediyor. Beyin hücreleri bir yana, böbrek hücreleri öteki tarafa…

Kehf olmasaydı, herkes bir mikro organizma (Tek hücreli) olup kalırdı.

<> Hocam oraya nasıl girilir?

Kehf’e mi, yani kozaya mı?

<> evet

O hep var, heryerde. Adı Elif noktası. Ve EVLERE SERVİS. Özellikle SADRIMIZDA. Orası inşirah olur. (Kehf genişler)

Omurga-kaburga, bu ikisini hatırladınız mı? Tarık suresinde geçiyordu… O bölge yani kaburgalarımız ile omurgamızın arasında kalan EN BOŞ organımız. Ki adı Akciğer. Ya da KEHF.

Resulullah’a Rabbi buyuruyor: “Biz senin göğsünü genişletmedik mi?”

Ve bunun tersi de var: “Mücrimler simalarından tanınır da canları alınırken, sanki gökyüzüne çekiliyormuş gibi göğüsleri daralır. Onlar Deve iğne deliğinden geçmedikçe Cennet’e giremezler.” “Suçlular perçemlerinden ve topuklarından yakalanırlar.”

İşte bunlar KEHF’in DARALTILDIĞI ayetler…

Konu sizi sıkıyorsa, başka tarafa atlayabiliriz. Önemli olan sizlerin sıkılmaması.

<> soğan derken, H.A.A.R.P. plazmasını kastettiniz aynı zamanda değil mi hocam… fayları tetikleyen / yağmur bulutlarını yönlendiren / düşünceyi yönlendirmeye çalışılan henüz deney halindeki teknoloji…… atmosferde oluşan plazmanın şekli de soğan biçiminde. (montauk project)

Evet. ;=)

<> thanks

-devam edecek-

Hans von Aiberg, 13/01/2002 (045/03)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 045 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

045-03-cifir-asal-sayilar

Yorumlar