Sabıkun – Hululi vade – Halil – Hanif

Cehennem ve cennet tamam! Şimdi gelelim SABIKUN denen NAİM cennete… (Vakıa sure) Orada T4 ZAMANI VAR! Bir ileri bir geri gitmiyor zaman… T4 nedir? Ne olabilir? DEHR!!!

C4‘ün saniyesinin dördüncü kuvvetinin işleyişine T4 zamanı deniyor. Ayeti yeniden yazabilir misiniz?

<> Casiye-24: Dediler ki: “Şu dünya hayatımızdan başkası yok. Ölüyoruz, diriliyoruz. Bizi zamandan başkası helak etmiyor.” Onların bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Sadece sanıda bulunuyorlar.

Evet bunu MEALLENDİRELİM: “Ölüyoruz, diriliyoruz. Bizi zamandan başkası helak etmiyor“. İşte bunu ÖTEKİ alemde söylüyorlar (dünya hayatı derken bu kastediliyor). Cehennemlikler ve cennetlikler böyle söylüyor. “Ölüyoruz, diriliyoruz. Bizi zamandan başkası helak etmiyor“. Ölüyoruz zamanda ileri ve diriliyoruz zamanda Geri. T3 Osilasyonu

<> Bu dünyada ölüp DİRİLME olmayacağına göre öteki taraf olduğu açık.

Şikayetçiler: Zaman bir ileri bir geri gidiyor. Cennetlik de şikayetçi… Cennete gitmişsin daha ne şikayet ediyorsun? Zaman ileri-geri gidiyor ama Cehennemde değilsin; cennettesin! Allah’ına şükret!

Ne mümkün! Cehennemlikler cennettekileri görüp imreniyorlar. Cennettekiler de Sabıkun’dakileri… DOYUM OLMUYOR!

Bizi zamandan başkası helak etmiyor… Onların bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Sadece sanıda bulunuyorlar“. Zamanın kendilerini helak ettiğini sanıyorlar.

Oysa DEHR denen zaman: ALLAH EZELİDİR/EBEDİDİR. Başı ve sonu yoktur -zamanda da-. Sabıkun‘a verilecek olan kullarını “EZELİ” değil -ama- KENDİSİ GİBİ EBEDİ yapacak…

Zaman ne ileri ne geri gitmeyecek. EBEDİYEN İLERİ VE SONSUZA KADAR İLERİ

Allah’ın sonu olup olmadığını -haşa- CENNETTEKİLER göremez. Neden? Niçin? Çünkü zaman bir ileri bir geri gidiyorsa, olduğu yerde sayıyorsa, Rabbin NASIL EBEDİ olduğunu müşahede edebilirler ki?

Amaaaaaaa SABIKUN’DAKİNİ ALLAH zatı şahanesi gibi  E B E D İ  kılmış! Yani ALLAH’IN -haşa- sonunu (ki yok) ancak SABIKUN ehli müşahede edebilir.

Buraya kadar tamam mı? Veya Allah’ın sonu olmadığını, ebedi olduğunu, kendi ebedi oluşuyla HİÇ müşahede edemeyecektir.

Şimdi bir Ğalatı meşhur kelime: HALİL ne demek? Yani meşhur bir yanlışa kurban gitmiş.

<> dost

Veliyy dost değil mi?  H a b i b / e  dost değil mi? Ahbab-mahbub dost değil mi? (HUB sevgi ve dostluk demek, Ene uhubbe=seni seviyorum demek).

HALİL ne demek? Daha önce de sormuştum: HULULİ VADE (senetlerin üzerinde yazar ya) ne demek diye? EBEDİ demektir.

“Saptanan vade” değil; çünkü vade tarihi AÇIK bırakılmış, dost seneti yapılmıştır. Bu ipucuna göre HALİL ne demek?

Ve bu kelime Veliyy(Sen Allah ile dostsundur)’den farklı olarak HALİL >>> ALLAH SENİNLE DOST! Çooook farklı… hem de çooook.

İbrahim atamız gitmiş zorla istediklerini koparmış. Karşılığında HALİLÜRRAHMAN ve HALİLULLAH denen ÖZEL bir imtiyazı ve makamı kazanmış.

HALİL >>> AÇIK VADELİ/SONUŞMAZ VADELİ DOST” demektir.

Veliyy dost ama; Allah kötü kulunun da Veliyy‘si. Mecbur olmadığı halde velayetini üstlenmiş. Asi ve mücrim kullarına da Allah Veli’dir. Ama HALİL değildir.

Bir kere düşünün: RAHİM denseydi, Zaten ANA/ANALIK sıfatı olduğundan AFFEDİCİ olurdu (Şeytanı da affederdi gibi).

Ama zor olan RAHMAN, yani Allah’ın BABALIK (kulları evlatları gibi) İSMİNİN RIZASINI KAZANMAK!

İbrahim atamız HALİLÜRRAHMAN‘dır, zoru başarmıştır.

<> Burada tüm bunlar ile birlikte unutulmaması gereken Ehadiyet (yani her ruhun her şeyin yok edileceği ve sonrasında ahirette yeniden diriltileceği)… O halde halillullahın kutlu ruhu bile yok edilip var edilecek… Yanlız o… Hu… O zaman Maşaa Allah diyerek Halillullah’a nazar değdirmemişte oluruz. 😉

Evet. RUH bütündür ve ALLAH‘ın üflediği/Allah’tandır. RUH bütün olarak KABZEDİLİR -ama ölmez- çünkü RUH‘un hammaddesi kuşkusuz KÜLLİ ŞEY*İN‘dir. Ruhlar yaratılmadan önce de KÜLLİ ŞEY*İN VARDI.

Böylece HALİL kelimesinin DEHR ile sonsuza yayılan bir EBEDİYET olduğunu da anlamış oluyoruz.

Ve “HalilürRahman ve Halilullah” ayetlerinin geçtiği iki ayeti yazar mısınız lütfen!

Bu arada bir de sözlüklerden “Hulul ve Hululi Vade” kelimelerinin karşılığını yazar mısınız?

<> Nisa-125: Güzellikler sergileyerek ve Hanif (olarak/olan) İbrahim’in Milleti’ne uyarak yüzünü Allah’a teslim edenden daha güzel dinli kim olabilir! Allah İbrahim’i dost edinmişti.

<> Gitmeden eski kayıtlardan bir not: “Sen Veliullah >>> Allah’a DOST, bu yanlış, ALLAH SANA DOST bu doğru MEAL. Allah ile kim dost olmak istemez. Ama VELİ olan sen değilsin senin VELİ’n olan Allah!”

Bataryam yarı yarıya gösteriyor. O halde geronimooo…

Hans von Aiberg, 22/08/2003 (175/09)

Not: <> veya [] ile başlayan satırlar, [ ve ] arasındaki kesimler sayın Aiberg’e ait değildir, sohbet esnasında onunla konuşan kişilere aittir veya sonradan eklenmiştir.


önceki bölümü oku | 175 anasayfasına dön | sonraki CHAT’i oku

zaman-turleri-2-hi

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar